Ulu Önder Atatürk'ü vefatının 85. yılı! Acı haber Resmi Gazete'de böyle duyurulmuştu

57 yıl süren yaşamında, yalnızca Türk milletinin Kurtuluş Savaşı'nı başarıyla yöneten bir komutan olarak değil, aynı zamanda gerçekleştirdiği devrimlerle de dâhi bir devlet adamı olarak tarihe geçen Atatürk, milletinin ve vatanının bağımsızlığı için yılmadan çalıştı ve girdiği her mücadeleden zaferle çıktı.

Askeri ve siyasi dehasıyla Türk ve dünya tarihine adını altın harflerle yazdıran Atatürk'ün sağlığı 1938 başlarında iyice bozulmaya başlamıştı ve kendisine siroz teşhisi konmuştu. Ne yazık ki giderek kötüleşen sağlığı tedavilere yanıt vermedi.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım 1938 Perşembe günü saat 09.05’te İstanbul’daki Dolmabahçe Sarayı’nda 57 yaşında hayata gözlerini yumdu. Daha 15 yaşında olan genç Türkiye Cumhuriyeti, kurucu liderini kaybetti. 

Atatürk'ün naaşı, 16 Kasım'da Dolmabahçe Sarayı tören salonunda katafalka konuldu. 19 Kasım günü cenaze büyük bir kalabalık tarafından Yavuz Zırhlısı ile İzmit'e, oradan da aynı günün akşamı tüm yurt gezilerinde kullandığı tren ile Ankara'ya uğurlandı. 

21 Kasım 1938'de çok büyük bir cenaze töreni ile Ankara Etnografya Müzesi'ndeki geçici kabrine konulan Atatürk'ün naaşı, ebedi istirahatgâhı Anıtkabir'e taşındığı 10 Kasım 1953'e kadar burada kaldı.

Ölüm haberi Resmi Gazete'de böyle duyurulmuştu

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk'ün ölüm haberi, 10 Kasım 1938 tarihli Resmi Gazete'de, "Müdavi ve müşavir tabiplerinin neşredilen son raporu Atatürk'ün dünyaya gözlerini kapadığını bildirmektedir. Bu acı hadise ile Türk vatanı büyük yapıcısını, Türk milleti ulu şefini, insanlık büyük evladını kaybetti. Milletimize içimiz yanarak bu tarife sığmayan zıyaından dolayı en derin taziyelerimizi sunarız" sözleriyle duyuruldu. 

10 Kasım 1938 tarihle Resmi Gazete'de, şu ifadeler kullanıldı:
"Müdavi ve müşavir tabiplerinin neşredilen son raporu Atatürk'ün dünyaya gözlerini kapadığını bildirmektedir. Bu acı hadise ile Türk vatanı büyük yapıcısını, Türk milleti ulu şefini, insanlık büyük evladını kaybetti. Milletimize içimiz yanarak bu tarife sığmayan zıyaından dolayı en derin taziyelerimizi sunarız.

Kaderlerimizin tesellisini ancak ve ancak onun büyük eserine bağlılıkta ve aziz vatanımızın hizmetinde ararız. Şurasını da her şeyden evvel beyan etmeliyiz ki ölmez olan onun büyük eseri Cumhuriyet Türkiyesi'dir. 

Hükümetiniz içinde bulunduğumuz bu mühim anda bu güne kadar olduğu gibi dikkatle vazife başındadır. Müesses olan nizamı ve vaziyeti idame hususunu da büyük Türk milletinin, hükümetle tek vücut olarak teyit ve temin edeceğine şüphe yoktur. 

Bugün ayrılığına ağladığımız büyük şefimiz Atatürk, her vakit Türk milletine güvendi, eserlerini bu güvenle yaptı, idamesi esbabını da istikmal ederek güvenle büyük milletimize bıraktı. Ebedi Türk milleti onun eserlerini ebediyetle yaşatacaktır. 

Türk gençliği onun kıymetli vediası olan Türkiye Cumhuriyeti'ni daima koruyacak ve onun izinde yürüyecektir. Kemal Atatürk, Türk'ün tarihinde ve gönlünde daima yaşayacaktır."

Atatürk'ün ölümünün özerinden tam 85 yıl geçti. Ulu Önder'in kurduğu Türkiye Cumhuriyeti 100 yaşına girdi. Atatürk'ün vefatının 85. yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılı kutlamaları yapıldı. 

Bugün de her yıl olduğunu gibi saatler 09.05'i gösterdiğinde tüm yurtta hayat duracak. Türk milleti düzenlenecek törenlerde Atatürk'ü, şükranla ve minnetle anacak.