Ebelik mesleğinin, insanlığın varoluşuyla beraber çeşitli kültür ve inanışlarda, farklı isimlerle
anılsa da bilge kadın olarak anılabilir. Toplumsal saygınlığı olan, tarihi işlevsel yönünden
dünyanın ilk bütüncül ve en eski mesleklerinden biridir. Anne ve çocuk sağlığı başta olmak
üzere topluma, temel sağlık hizmetlerinin götürülmesinde, sağlığın korunmasında ve
geliştirilmesinde kritik işlevleri olan ama emeği ve meslek statüsü her geçen gün
değersizleştirilen,
Sevgili Arkadaşlarım!
Dünya Ebeler Günümüz Kutlu olsun.
Sağlık hizmetlerinin vazgeçilmez üyeleri olmamıza karşın, biz ebeler mesleksel işlevlerimiz ve
çalışma koşullarımız açısından ciddi sorunlarla karşı karşıyayız. Bizler Aile Hekimliği (AH)
modelinin uygulanmaya başlamasıyla yok olan, sosyalleştirme dönemindeki koruyucu sağlık
hizmetleri arasında yer alan vazgeçilmez konumunun tekrar inşa edilmesini istiyoruz. Ebelik
bölümünü severek seçen bizler, nitelikli bir eğitimin mesleki saygınlık açısından çok önemli
olduğunu düşünüyoruz. Yeterli sayıda ebenin akademisyen olmasını, üniversitelerimizin
mesleki eğitim verecek alt yapıya sahip olmasını, uygulama alanlarının yeterli olmasını ve
öğrenci kontenjanlarını sağlıkta ihtiyaç olan insan gücü planlamalarına göre belirlenmesini
istiyoruz.
“Mesleğimizi icra edemez hale getirildik!”
Doğum öncesi, doğumda ve doğum sonu annenin ve bebeğin sağlığının korunması ve
geliştirilmesi; üreme sağlığı başta olmak üzere koruyucu sağlık hizmetlerinin sunumundaki
rolümüz ve sağlık örgütlenmesindeki önemi nedeniyle severek seçtiğimiz mesleğimizi
uygularken, saygın bir konumda olduğumuzu düşünmek istiyoruz.
Bizlere bugünlerde saygın bir konumda olmadığımız duygusu yaşatılmaktadır. Çoğumuz
görev tanımlarımızın, yetki ve sorumluklarımızın belirli olmadığını, yeterli ücret
alamadığımızı, meslek özerkliğimizin ve iş güvencemizin olmadığını düşünmekte ve
gelecekten kaygı duymaktayız.
Biz Ebeler, çalıştığımız kurumlarda iş güvenliği ile ilgi sorunlar yaşamaktayız. Kesici-delici alet
yaralanmaları, doğum sırasında vücut sıvıları ile temas sonucunda biyolojik riskler, yetersiz
sayıda istihdam sonucu aşırı iş yükü ve iş yükünün yol açtığı iş stresi yaşıyoruz. Yöneticilerin
baskıcı tutumları, angarya iş dayatmaları, meslek özerkliğinin yok sayılması, biz ebeleri her
geçen gün mesleklerimizden soğutmaktadır. Performans ve sayı baskısı nedeniyle aile
hekimliklerinde de hastanelerde de mesleğimizi icra edemez hale getirildik.Gülük Mahallesi Yiğit Sokak Düvenönü Vakıf İş Hanı No:6 Daire:101 Kat:1 Melikgazi/Kayseri
E-MAİL: [email protected] 2
“Ebelik yasası isteğimizde ısrar ediyoruz.”
Ebelik yasasının olmaması mevzuat ve özlük haklarımızı olumsuz olarak etkiliyor . Bu durum
görev, yetki ve sorumluluklarımızın belirsizleşmesine, eğitim aldığımız alan dışında çalışmanın
yaygınlaşmasına ve mesleğimizi uygulayamaz hale gelmememize neden olmaktadır. Biz
ebelik yasası çıksın diye her platformda talepte bulundukça Ebelik yasası yerine 1 Mart 2024
tarihinde Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 3. Maddesinde; bizlerin meslek örgütlerine
danışılmadan yeni sorunlara yol açabilecek bir düzenleme yoluna gidilmiştir. Biz meslek
örgütlerimiz, sendikalarımız ve alandaki bağımsız akademisyenlere danışılarak özlük
haklarımızı, görev ve yetkilerimiz günümüz koşullarına uygun düzenleyecek bir Ebelik yasası
isteğimizde ısrar ediyoruz. Meslek değerini ve meslek sorunları en iyi bilenler olarak
sorunlarımız giderilinceye kadar SES çıkarmaya devam edeceğiz. 5 Mayıslarda çıkardığımız bu
güçlü SES, 6 Mayıs sonrasında da hiç kesilmeden devam edecek. Bizler; İnsanca yaşamaya
yetecek, yoksulluk sınırının üstünde, emekliliğe yansıyacak tek kalemde ücret, güvenceli
istihdam, ebelik yasası, meslek özerkliği ve mesleki statümüzün yükseltilmesi, güvenli çalışma
ortamlarının oluşturulması, halk sağlığındaki rolümüz ve toplumla olan bağımızı, nitelikli
eğitim ve nitelikli sağlık hizmeti üretim taleplerimizi bugüne kadar yürüttüğü mücadele
pratikleri ile iktidar baskılarına rağmen hiç geri adım atmayan Sendikamız SES’le birlikte
duyurmaya ve taleplerimizi elde edinceye kadar mücadele etmeye devam edeceğiz”
anılsa da bilge kadın olarak anılabilir. Toplumsal saygınlığı olan, tarihi işlevsel yönünden
dünyanın ilk bütüncül ve en eski mesleklerinden biridir. Anne ve çocuk sağlığı başta olmak
üzere topluma, temel sağlık hizmetlerinin götürülmesinde, sağlığın korunmasında ve
geliştirilmesinde kritik işlevleri olan ama emeği ve meslek statüsü her geçen gün
değersizleştirilen,
Sevgili Arkadaşlarım!
Dünya Ebeler Günümüz Kutlu olsun.
Sağlık hizmetlerinin vazgeçilmez üyeleri olmamıza karşın, biz ebeler mesleksel işlevlerimiz ve
çalışma koşullarımız açısından ciddi sorunlarla karşı karşıyayız. Bizler Aile Hekimliği (AH)
modelinin uygulanmaya başlamasıyla yok olan, sosyalleştirme dönemindeki koruyucu sağlık
hizmetleri arasında yer alan vazgeçilmez konumunun tekrar inşa edilmesini istiyoruz. Ebelik
bölümünü severek seçen bizler, nitelikli bir eğitimin mesleki saygınlık açısından çok önemli
olduğunu düşünüyoruz. Yeterli sayıda ebenin akademisyen olmasını, üniversitelerimizin
mesleki eğitim verecek alt yapıya sahip olmasını, uygulama alanlarının yeterli olmasını ve
öğrenci kontenjanlarını sağlıkta ihtiyaç olan insan gücü planlamalarına göre belirlenmesini
istiyoruz.
“Mesleğimizi icra edemez hale getirildik!”
Doğum öncesi, doğumda ve doğum sonu annenin ve bebeğin sağlığının korunması ve
geliştirilmesi; üreme sağlığı başta olmak üzere koruyucu sağlık hizmetlerinin sunumundaki
rolümüz ve sağlık örgütlenmesindeki önemi nedeniyle severek seçtiğimiz mesleğimizi
uygularken, saygın bir konumda olduğumuzu düşünmek istiyoruz.
Bizlere bugünlerde saygın bir konumda olmadığımız duygusu yaşatılmaktadır. Çoğumuz
görev tanımlarımızın, yetki ve sorumluklarımızın belirli olmadığını, yeterli ücret
alamadığımızı, meslek özerkliğimizin ve iş güvencemizin olmadığını düşünmekte ve
gelecekten kaygı duymaktayız.
Biz Ebeler, çalıştığımız kurumlarda iş güvenliği ile ilgi sorunlar yaşamaktayız. Kesici-delici alet
yaralanmaları, doğum sırasında vücut sıvıları ile temas sonucunda biyolojik riskler, yetersiz
sayıda istihdam sonucu aşırı iş yükü ve iş yükünün yol açtığı iş stresi yaşıyoruz. Yöneticilerin
baskıcı tutumları, angarya iş dayatmaları, meslek özerkliğinin yok sayılması, biz ebeleri her
geçen gün mesleklerimizden soğutmaktadır. Performans ve sayı baskısı nedeniyle aile
hekimliklerinde de hastanelerde de mesleğimizi icra edemez hale getirildik.Gülük Mahallesi Yiğit Sokak Düvenönü Vakıf İş Hanı No:6 Daire:101 Kat:1 Melikgazi/Kayseri
E-MAİL: [email protected] 2
“Ebelik yasası isteğimizde ısrar ediyoruz.”
Ebelik yasasının olmaması mevzuat ve özlük haklarımızı olumsuz olarak etkiliyor . Bu durum
görev, yetki ve sorumluluklarımızın belirsizleşmesine, eğitim aldığımız alan dışında çalışmanın
yaygınlaşmasına ve mesleğimizi uygulayamaz hale gelmememize neden olmaktadır. Biz
ebelik yasası çıksın diye her platformda talepte bulundukça Ebelik yasası yerine 1 Mart 2024
tarihinde Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 3. Maddesinde; bizlerin meslek örgütlerine
danışılmadan yeni sorunlara yol açabilecek bir düzenleme yoluna gidilmiştir. Biz meslek
örgütlerimiz, sendikalarımız ve alandaki bağımsız akademisyenlere danışılarak özlük
haklarımızı, görev ve yetkilerimiz günümüz koşullarına uygun düzenleyecek bir Ebelik yasası
isteğimizde ısrar ediyoruz. Meslek değerini ve meslek sorunları en iyi bilenler olarak
sorunlarımız giderilinceye kadar SES çıkarmaya devam edeceğiz. 5 Mayıslarda çıkardığımız bu
güçlü SES, 6 Mayıs sonrasında da hiç kesilmeden devam edecek. Bizler; İnsanca yaşamaya
yetecek, yoksulluk sınırının üstünde, emekliliğe yansıyacak tek kalemde ücret, güvenceli
istihdam, ebelik yasası, meslek özerkliği ve mesleki statümüzün yükseltilmesi, güvenli çalışma
ortamlarının oluşturulması, halk sağlığındaki rolümüz ve toplumla olan bağımızı, nitelikli
eğitim ve nitelikli sağlık hizmeti üretim taleplerimizi bugüne kadar yürüttüğü mücadele
pratikleri ile iktidar baskılarına rağmen hiç geri adım atmayan Sendikamız SES’le birlikte
duyurmaya ve taleplerimizi elde edinceye kadar mücadele etmeye devam edeceğiz”