Kayseri'de sağlık çalışanlarından İsrail tepkisi
Kayseri'de sağlık çalışanları Gazze'de İsrail'in 7 Ekim'den bu yana devam eden soykırımına karşı sağlık çalışanları tarafından sessiz yürüyüş gerçekleştirildi
Kayseri’de sağlık çalışanları Gazze’de İsrail’in 7 Ekim’den bu yana devam eden soykırımına karşı sağlık çalışanları tarafından sessiz yürüyüş gerçekleştirildi. Kayseri Büyükşehir Belediyesi önünde gerçekleştirilen basın açıklamasında konuşan, Doktor Muhammed Taşköprü hastanelerin ilk hedef olduğunu belirterek , “Biz Gazze’yi unutmadığımız, unutturmadığımızda imkan olursa kardeşlerimizin yardımına koştuğumuzda imkan ve şartlar müsait olmadığında, yüreğimizdeki ateşi diri tuttuğumuzda zulmedenlerin hangi akıbete uğrayacağını haykırdığımızda, dua ile Allah’tan sabır ve metanet dilediğimizde, boykotu gevşetmediğimizde, alışkanlık haline getirdiğimizde sevinenler mazlumlar olacak” dedi.
Kayseri’de hekimler Gazze’de İsrail’in 7 Ekim’den bu yana devam eden soykırımına karşı sağlık çalışanları tarafından sessiz yürüyüş gerçekleştirildi. Kayseri Büyükşehir belediyesi önünde gerçekleştirilen basın açıklamasında konuşan Doktor Muhammed Taşköprü hastanelerin ilk hedef olduğunu belirterek, “Günlerdir devam eden soykırıma sabreden onurlu Gazze halkına, ve bütün zorluklar içinde açlığa ve susuzluğa rağmen kendi canı pahasına hastalar için var gücüyle çalışan Gazze’nin şerefli doktorlarına selam olsun. Türkiye’deki hekimler ve sağlık çalışanları olarak sessiz yürüyüşümüzün 24.haftasında yeniden Gazze’yi hatırlamak ve de hatırlatmak için toplandık. Yaklaşık 1 asırdır Filistin’i işgal eden siyonist rejim o topraklarda sistematik bir şekilde katliamlar yapmakta insanları yurtlarından zorla sürgün ederek vatanlarına ve mallarına el koymaktadırlar. İşgalci İsrail’in 7 Ekim’den itibaren süren saldırıları neticesinde şehit sayısı 35 bin yaralılar ise 100 bin kişiyi geçmiş durumda. 20 bine yakın çocuk ise yetim kaldı. İsrail’in Gazze’de bulunan hastanelere yönelik saldırıları katliama dönüşmüş, ancak söz konusu saldırılar uluslararası alanda henüz bir yaptırıma maruz bırakılmamıştır. Saldırılardan önce Gazze’de yaklaşık 35 hastane bulunmaktayken, bugün ayakta kalan ve halen çalışmaya devam eden 3-4 tane hastane mevcut. Bunlarında sadece iki tanesinde aktif olarak ameliyat yapılabiliyor. Hastanelerin bazıları bombalanarak tahrip edilmiş, bazılarının içindeki cihaz ve malzemeler parçalanarak kullanılamaz hale getirilmiş. Büyük bir fedakarlıkla 7 Aydır maaş almadan mesleklerinde çalışmaya devam eden hekim ve sağlık çalışanlarımızın şehit edilmesi, tutuklanması ve gözaltına alınması nedeniyle meslektaşlarımız sağlık hizmeti veremez hale getirilmiştir “ şeklinde konuştu. Gazze’de yaşanan olaylara sessiz kalmayacaklarını ifade eden Muhammed Taşköprü Gazze’nin Kuzeyindeki en büyük hastane olan Şifa Hastanesi bombalandı ve hizmet dışı kaldı. Gazze’nin Güneyindeki en büyük hastanesi olan El-Nasr hastanesi bombalandı ve hizmet dışı kaldı. Ülkemiz tarafından 2011 ve 2017 yılları arasında Gazze Şeridinde inşa edilen Türkiye-Filistin Dostluk Hastanesi’nin işgalci İsrail’in 7 Ekim saldırıları sonrasında askeri amaçlarla kullanıldığı öğrenilmiş oldu.
Ayrıca son günlerde Nasr ve El Şifa hastanelerindeki yıkım ve bölgede bulunan toplu mezarlar ve işkence edilerek şehit edilen insanların cesetleri işgalci İsrail’in vahşetini gözler önüne serdi. Gazze halkı abluka altında açlığa mahkum ediliyor. Bombaların, kitle imha silahlarının dehşetinden kurtulabilen insanlar yetersiz beslenmenin, susuzluğun ve salgın hastalıkların pençesinde ölüme mahkum ediliyor. Çok sayıda bulunan menenjit ve hepatit-c vakası durumu daha da zorlaştırıyor.
Gazze’deki durum kelimenin tam anlamıyla bir soykırım. Biz vicdanımızla, şuurumuzla, duamızla, eylemimizle Gazze’deki kardeşlerimizin yanındayız ve yanında olmaya devam edeceğiz. Hep beraber tekrarlıyoruz, kanıksamayacağız, normalleştirmeyeceğiz, sabırla ve azimle zulme karşı duranlar olacağız” dedi.