Batı medeniyetinin bütün adet ve törelerinin adım adım ta yüreğimize kadar girip bizi ele geçirişini elimizden bir şey gelmeden izliyoruz. Bizim kurban veya ramazan gibi bayramlarımız, kendi yaşantımıza uygun adet ve geleneklerimiz vardı. Tabiri caizse yosun tutuyor bu bayram günlerimiz, ziyaretlerimiz, el öpmelerimiz. Medeniyet geleneğimizde en başta yer alan bu hasletlerimiz ne yazık ki yerini batının düşünce dünyasına uygun bayramlarına, özel günler adı altında bırakıyor. hızlıca…
Ailemiz, gençlerimiz bir sabun gibi ellerimizden kayıp gidiyor.
Bize şöyle buyurmuştur yüce Yaradan: “Anne babana merhamet ederek tevazu kanadını indir ve de ki: “Rabbim! Tıpkı beni küçükken koruyup yetiştirdikleri gibi, Sen de anne-babama acı.” (Isra,24)
Batı yalnızlığına çare ararken, aileye ,çocuk yapmaya teşvik ederken bizler yalnızlaşmaya gönüllü talip olmuşuz.
Anne babalarımızı yalnızlığa terketmişiz. Burada şunu unutmayalım hak ve hakikat çerçevesinde Kuran ve sünnete uygun daire içinde anne babamıza sahip çıkmalıyız. Onların öğüt ve nasihatlarını senin devrin geçti anlayışı ile değil onları nasıl razı edebilirim, onların hayır dualarını nasıl alabilirim anlayışı ile dinlememiz gerekir. .
(Kapitalizmin çarkına su taşımak için icat edilmiş olan babalar(anneler günü v.s) gününü kutlayanların da bilmesi gereken Kur'an ikliminde 5 baba ve 5 oğulun ibretlik hadiseleri)
Hayat Âdem babamız ve Havvâ anamızla başladı… Ve Allah bu ikisinden bütün insanlığı var etti. Kur’anı kerim bize peygamberlerin hayatlarında tebliğ mücadeleleri yanında “baba” ve “oğul” davranışlarına ilişkin asırlara mâl olmuş rol modellerden de söz eder. “Bunlarda aklını kullananlar için dersler , ibretler vardır.”
1. Nuh aleyhisselam…
Dokuz yüz elli yıl kavmini davet etti… Çalıştı, çabaladı… Açık söyledi olmadı, gizli anlattı olmadı… Sonunda tufan günü geldi çattı… Kendi oğlu bile ona inanmamıştı… Oğlu ona “peygamber” demedi ve peygamber babasının gemisine binmedi… “Ben kendimi korurum! Sen kendi işine bak!” dedi. Uyarılara kulak asmadı. Boğulanlardan oldu… Sadece bu dünyasını değil ahretini de kaybetti… Hz. Nuh, Rabbine yalvarınca “o senin âilenden değil, onun yaptığı sâlih olmayan bir iş, seni cahillerden olmaman konusunda uyarırım!” [Hûd, 11/46] şeklinde uyarıldı…
Öyleyse ders 1:
Baban peygamber bile olsa Allah yolundan gitmedikçe ailenden sayılmaz ve kimse seni kurtaramaz...
2. İbrahim aleyhisselam…
Evlat hasretiyle yandı kavruldu… Gün oldu Allah ona da bir erkek çocuk nasip etti… Ama, sevgisini sadece Hakk’a hâs kılması için çok ağır bir imtihana tabi tutuldu… Daha önce ateşle ve canıyla sınanan İbrahim(as) bu sefer can pâresi oğluyla sınandı… “Ey oğlum! Rüyamda seni boğazladığımı görüyorum. Sen bu işe ne dersin?” dediğinde oğlu “Babacağım sana emredileni yap! Beni inşallah sabırlı bulacaksın!” dedi… Her ikisi de hem bu dünyada hem de ukbâda imtihanı kazandılar…
Ders 2: Peygamberin emrine itaat görünüşte ölüm bile olsa sonu hayır getirir.Gerçek kurtuluş o emre itaattadır.
3. Hz. İbrahim’in babası Âzer de babaydı ama sadece biyolojik baba… İbrahim babasına;
“Ey babacağım! Gel beni dinle, gittiğin yol yol değil” diye ne kadar uyarıda bulunduysa da dinletemedi… Oğlunun hakkı haykıran sözlerini değil kavminin bâtıl fışkıran işlerini kendine yol edindi… Hem bu dünyada hem de âhirette kaybedenlerden oldu… İbrahim’in babası için tövbe ve istiğfarda bulunması bile yasak oldu…
Ders 3: Zâlimden âlim doğabilir, soya çekmek, genetik faktörler mutlak bir kural değildir. Kâfir olarak ölen yakınına istiğfarda bulunulmaz.Onun affedilmesi için niyaz da bulunulmaz.
4. Yakub aleyhisselam…
Evlatlarının kurduğu tuzakla en sevdiği evladından ayrı düştü… Ağlamaktan gözlerine inme indi… Hüznünü, gam ve kederini Allah’tan başkasına açmadı… Ümidini kesmedi, Rabbe isyan etmedi… Kaderin çarkı döndü, Yusuf(as) Mısır’a yönetici oldu… Ne babasını, ne kardeşlerini unuttu… Onların derdiyle dertlendi… Babasının inme inen gözleri iyi oldu.
Ders 4: Kim Allah’a karşı gelmekten sakınır ve sabrederse Allah bu iyiliğini asla zayi etmez… İyiler mutlaka kazanır!...
5. Lokman aleyhisselam Oğluna en güzel öğütleri verdi… Hikmeti öğretti… “Oğulcuğum!” diye başlayan şefkat ve sevgi dolu öğütleriyle ona yol gösterdi… Şirki de anlattı, tevhidi de… İnsanlara nasıl davranacağını da yolda nasıl yürüyeceğini de, sesini nasıl ayarlayacağını da…
Ders 5: Her baba, çocuğunu yakıtı insanlar ve ateş olan cehennemden kurtarmak için çalışmalıdır.
Sözün özü çocuklarımıza hem hâl dili hem de kâl dili ile örnek olmalıyız. Onlara sözlerimizle nasihat ederken davranışlarımızla da güzel örnek olmalıyız.
Babalar ve oğullar için (analar ve kızlar da buna dahildir) Kur’an’ın nurlu ikliminden ve efendimizin hayatından alınacak nice dersler var… Rabbim Kur’an’ı hakkıyla okuyan ve gereğiyle amel edenlerden eylesin. Ana-babası hayatta olanlara uzun ömürler ihsan eylesin, vefat etmiş olanlara Rabbim rahmet eylesin...
Selametle
Allah razı olsun Yiğidim Ben müslüman im demekle iş bitmiyor Mutlaka bir şey Lee yapmak gerekiyor Tanıdığım Zafer Dahada fazlasını yapar Takdir ediyor devamını dilerim Allah'a emanet olun